Ayaklar geriye dönmüyor.
Öldükten sonra yeryüzüne düşerler ve tanrıların kadınları onlarla evlenir, savaşçılar öfkeye kapılır, bir adım bile geri dönmezler.235.
Öfkeyle kavga ediyorlar.
İki adım bile geri adım atmadım.
Öfkeyle kavga ediyorlar.
Öfkelenen savaşçılar iki adım bile koşmazlar ve öfkeyle dövüşerek yere düşerler.236.
Savaşta sesler çalınır
Değişiklikler (kimin melodisini) duyunca utanıyorlar.
Hepsi (savaşçılar) aletlerle süslenmiştir.
Savaş alanındaki müzik aletlerinin sesinden dolayı bulutlar utanıyor ve yataklı savaşçılar az da olsa geri çekilmiyor.237.
Savaş alanı boyunca daireler çiziyor
(Kimin lashka'sı) ışığın ('Duti') onurunu bile küçümser.
Sümer Parbat hareket ediyor.
Çarpıcı diskler savaşçıların şan ve gururunu paramparça ediyor, savaşın dehşetinden Sümer dağı da titremiş, savaşçıların kanından buharlar akıyor.238.
Savaşın rengi donuyor.
Büyük patlama sesi.
(Savaşçılar) sahada direklere sürülüyorlar.
Korkunç savaş korkunç patlamalarla devam ediyor ve atlılar zafer sütunlarını tamir ediyor.239.
Kılıççılar (savaşçılar) başarılar sergiliyor.
Öfkeyle kavga ediyorlar.
Geri dönmüyorlar.
Kılıçlarını öfkeyle tutan savaşçılar, akıllarının gücüyle savaşıyor ve savaşıyor, geri adım atmıyorlar.240.
CHAACHARI STANZA
(Savaşçılar birbirlerine seslenirler),
meydan okumak,
kılıçla
Savaşçılar meydan okuyor, bağırıyor, kılıçlarıyla darbeler vuruyorlar.241.
(kolları) kaldır,
göstermek,
döndürmek
Savaşçılar silahlarını kaldırıp sergiliyorlar, döndürüp vuruyorlar.242.
(savaşta) kaçmak,
kızgınlar,
(zırh) yükseltmek
Öfkeyle hedefe nişan alıyorlar ve silah taşıyorlar, düşmanlara uçlarının tadını veriyorlar.243.
savaşçılar
Savaşçılar sorumlu değildir.
Binlerce inatçı
Binlerce sadık savaşçı var.244.
(bu savaşçılar) birbirine çok yakın,
meydan okumak,
(öfkeyle) ateşin kömürlerinden yapılmıştır,
Bağıran, ağlayan savaşçılar toplanmış, heyecanlanıp parçalanıyorlar, düşüp eğiliyorlar.245.
Oklardan oluşan
Bir hedef yap
Ve aniden genç
Askerler tereddütle oklarını hedeflerine doğrultuyorlar.246.
(savaşta) darbeler çalınır,